AK Parti Balıkesir Milletvekili Sema Kırcı’nın Gözyaşları

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Balıkesir Milletvekili Sema Kırcı, Yaşam Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Konuşmasının büyük bölümünü Afrin’de sürdürülen” Zeytin Dalı” operasyonuna ayıran Milletvekili Sema Kırcı,” 80-90 yaşındaki dedelerimiz askerlik şubelerine başvurup “ bizde asker olmak istiyoruz” diyorlar. Dedelerimizin yanında kadınlarımız, kızlarımız da asker olmak istiyor. Bu nasıl vatan sevgisi” derken gözyaşlarını tutamadı.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bandirmayasam.com.tr

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Balıkesir Milletvekili Sema Kırcı, Yaşam Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Konuşmasının büyük bölümünü Afrin’de sürdürülen” Zeytin Dalı” operasyonuna ayıran Milletvekili Sema Kırcı,” 80-90 yaşındaki dedelerimiz askerlik şubelerine başvurup “ bizde asker olmak istiyoruz” diyorlar. Dedelerimizin yanında kadınlarımız, kızlarımız da asker olmak istiyor. Bu nasıl vatan sevgisi” derken gözyaşlarını tutamadı.

Zeytin Dalı operasyonu kaçınılmaz hale geldi

“Öncelikle Şehit olan Kahraman evlatlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, milletimize de başsağlığı diliyorum. Afrin'de Bir ‘Zeytin Dalı’ operasyonumuz bugün bir haftalık bir operasyon haline geldi, devam ediyor. Türkiye'nin aslında zorunlu kalmasa başvurmayacağı bir yöntem” diyen TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Balıkesir Milletvekili Sema Kırcı açıklamasını şöyle sürdürdü. “ Daha önce Fırat kalkanı operasyonunda gördüğümüz gibi memleketimizin hemen Güney sınırında bir terör koridoru oluşturmak isteyen bazı güçlere karşı biz öylesine bir askeri harekât yolunu seçmek zorunda bırakıldık yoksa Türkiye her zaman komşuluk ile dostluk ilişkisini iyi tutmuş, barıştan yana olmuş bir ülkeydi ama biz kendi ülkemizin güvenliğini, sınır güvenliğimizi ve milletimizin bekasını düşünmek durumundayız. Bu yüzden “Zeytin Dalı” operasyonu artık kaçınılmaz bir noktaya gelince devletimiz bu yönde bir önlemi aldı ve hep herkesin kamuoyunun bildiği gibi “Zeytin Dalı” operasyonunu başlattık. Burada hedefimiz bizim Güney sınırımız, güvenlik ve barış koridoru oluşturmak. Biz orada kendi sınırlarımızı kendi ülkemizin sınırlarını güvenlik altına almak için bir tedbir alıyoruz. Mehmetçiğimiz ilerliyor, işin enteresan tarafı günlerden, aylardan, yıllardan beri DEAŞ terör örgütüyle savaştığını söyleyenlere inat biz şurada birkaç günlük harekât içinde sınırlarımızı temizliyoruz. Dostlarımızı tanıyoruz, düşmanlarımızı tanıyoruz. Bizim yanımızda olduğunu söyleyenlerin ihanetlerini de açıkça görüyoruz ama ne olursa olsun bu topraklar bizim topraklarımız.

80-90 yaşındaki dedelerimiz Askerlik Şubesine başvuruyor

Bakın bugün esnafımızı gezdik ve bayrağımızı dağıttık. Bugünlerde sığınacağımız tek şey bizim kendi bayramımız, kendi inancımız. Bizim 80-90 yaşındaki dedelerimiz askerlik şubelerine giderek “Ben de Asker olmak istiyorum” diye başvuruda bulunuyor. Bu aziz millet dünyaya şu dersi verdi. Siz bizim ülkemizden bir karış toprağı bedelsiz alamazsınız ve bu toprakların bedeli çok büyük. O yüzden biz kendi sınırımızı müdafaa etmek için böyle bir harekâta giriştik. Çok uzun süreceğini düşünmüyoruz. Öyle bir niyetimiz de yok ama sınır güvenliğimizin Fırat Kalkanından sonra bu bölgede sağladıktan sonra elbette ki Mehmetçiğimiz yurdumuza geri dönüş yapacaklar. Bu süre içinde tabii destek veren tüm siyasi partilere, aziz milletimize ben çok teşekkür ediyorum.  Gerçekten böylesine bir siyaset üstü bir mesele.Bu ülkemizin güvenliği ve bu konuda milli davranan herkese ben gönülden teşekkür etmek istiyorum. Dualarımız Mehmetçiğimiz ile beraber, Kahraman Ordumuzla beraber, Allah onların yar ve yardımcısı olsun. Bütün dünya zalimlerine karşı, Türkiye'nin hür bir seda olarak sesini duyurabilmesi için inşallah bu harekâttan başarılı çıkmamız gerekiyor. Belki beli bükülmüş teyzelerimiz Fetih suresi ile dualarıyla desteğini gösterecek, Bizler hükümetimizin yanında sağduyulu siyasetimizin yanında olduğumuzu göstererek emeğimizi göstereceğiz ama kazanan Türkiye olacak, Biz buna inanıyoruz ve kazanan Türkiye olmakla beraber dünya zalimlerine karşı mazlumların yanında olan Aziz bir milletimiz olacak inşallah başarılı çıkacağına inanıyoruz. Hiç kimsenin toprağında bir karış gözümüz yok. Hiç kimsenin ülkesine girerek orada bir işgalci olmak gibi bir düşüncemiz de yok. Bizim niyetimiz, oradaki insanların da haklarını iadesini sağlamak. Bakın biz Fırat Kalkanında operasyonundan sonra o bölgeye çok fazla sayıda Suriyeli vatandaşımız geri dönüş yaptı. Afrin’de temizlendiği zaman Türkiye'de yaşayan Suriyeli vatandaşlarımızın bölgesine tekrar geri dönüş yapacaklar olması gereken bu, ama bekliyoruz ki bu anlamda dünya kamuoyunda bize desteği olsun. Ne yazık ki onlar inanılmaz bir körlük içindeler ama işin üzücü tarafı onlarla beraber kendi ülkemizin içinde ki bazı hain odaklar da işbirliği içindeler ve böylesi bizim için milletimizin bekasını ilgilendiren bu harekatı bir savaş harekatı gibi gösteren, bir savaş algısı yaratan ve barıştan yanayız diye bazı seslerimizin yükseldiğini görüyoruz. Elbette bizde barıştan yanayız ama biz işte dün övünç madalyalarının töreni vardı Balıkesir'de.Bizim Bandırma'da şehitlerimizin çocukları Tuana, Damla Meyra hepsi oradaydı. O yavrularımızın boynunu bükenlerden bu işin hesabını soracağız. Bizim evlatlarımızı yetim bırakanları kahraman evlatlarımızı Şehit edenlerden bu işin hesabımı soracağız. İnanın bugün barış çığlığı atanlar işte bizim Tuana’mızın, Damla’mızın ve güzel Meyra’mızın boynunu büküp bırakanlardan bu işin hesabını sorulması istemeyenler ama her şey açık ve net. inşallah Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde oluşmuş güzel bir milli koalisyon var. Aziz milletimize ben bir kez daha vermiş oldukları destek için çok teşekkür ediyorum, şimdi milli birlik beraberlik zamanıdır. Böyle zamanlarda siyasi tefrikalar konuşulmaz, bayrağımızın altında birbirimize kenetleniriz. İşte o gün bugündür” Ahmet Türkmen/Serhat Barış