Yaz sezonunun beklenen hareketliliği getirmediğini belirten Gemici, vatandaşların alım gücünün düşmesi nedeniyle piyasalarda durgunluk yaşandığını ifade etti. Yurtdışından gelen turistlerin azalması ve insanların temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanması, esnafın satışlarını olumsuz etkilediğini söyledi.
Gemici, yazın dahi bu kadar zorlanırken kış aylarında durumun daha da kötüleşeceğinden endişe ettiğini belirtti. Bandırma Manifaturacılar, Tuhafiyeciler ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası Başkanı Adnan Gemici, ekonomi hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
“Bu Sene Kendi Kaderimize Terk Edildik”
Gemici" Yaz sezonu, esnafın dört gözle beklediği, günlerin uzun olduğu, düğünlerin yapıldığı, köylülerin mahsullerini satıp eline para geçtiği, insanların doğalgaz, elektrik, su gibi bazı giderlerinin olmadığı, eğitim masraflarının bulunmadığı aylardır. Bu dönemde, insanların eline geçen para piyasaya çıkınca hareketlilik olur. Yurtdışında çalışan akrabalarımız, dostlarımız ülkemizi ziyaret eder ve ülkemize döviz kazandırır. Normalde Bandırmalıların haricinde dışarıdan gelenlere de çok büyük hizmetler sunardık ama bu sene böyle bir şey yok. Bu sene kendi kaderimize terk edildik. İnsanların alım gücü kalmadı. Alım gücü o kadar bozuk ki, 10 bin TL emekli maaşıyla, 17 bin TL asgari ücretle yaşayan insanlardan ne bekleyebiliriz? Zaten kendi gıda ihtiyacını karşılayamıyorlar. Sebze, meyve fiyatları da çok yüksek. Nakliye ücretleri, akaryakıt ücretleri, eleman giderleri kat kat arttı. İnsanlar bu yüzden gıdayı, beslenmeyi ön plana alıyor ve zaruri ihtiyaçlarına harcamalarını yapıyorlar” dedi.
“Maalesef İnsanlar Artık Mal Da Alamıyor”
Başkan Gemici, “Bu da piyasada durgunluk meydana getiriyor. Aynı zamanda bir işletme sahibiyim. İşletmeme ambardan ürünler geldi. Ürünleri getiren firma, 'Dört gündür İstanbul'dan bir kamyon mal saramadık. Her gün bir kamyon mal sarıyorduk. Dört günde bir kamyon malzeme zor toplandı' dedi. Esnaf satamayınca her yerde hareketlilik yok. Çünkü alması için finansa ihtiyacı var. Parasal iş artık çok ayyuka çıktı. İstanbul’da tüccar artık kesinlikle çekle, senetle, kredi kartıyla falan satmıyor. Herkes 'param da param' diyor. İBAN olayı da çok etkili oldu. Eskiden İBAN numarasına atıyordu insanlar, o da kalktı. Şimdi parayı veren düdüğü çalar hikayesi oldu. Maalesef insanlar artık mal da alamıyor. Alamayınca piyasa kilitlendi. Bankalar artık her önüne gelene kredi vermiyor. Kartlarda ve kredilerde en ufak bir olumsuzluk olduğunda hemen muslukları kapatıyor. Çünkü herkes kendine göre önlem almak zorunda. Paradan para kazananlar parasını batırmamak istiyor. Maldan para kazananlar ise malını satamıyor. Yani piyasalarda bir keşmekeş var. Yazın böyleysek kışın ne yaparız diye şimdiden düşünmeye başladım. Yazın hem günler uzun hem işler iyi hem dışarıdan gelen çok, hikayesi vardı, bunlar da yok. Kışın ne olacak, kendi insanımıza kalacağız. Esnafın işi sıkıntılı gidiyor. Allah yardımcımız olsun. İnşallah büyüklerimiz, çalışanlara, emeklilere gücü yetiyorsa üç beş kuruş fazla para verir, piyasaların hareketlenmesini sağlar. Çünkü bizden alışveriş yapan zaten dar gelirli kesim. Bize dışarıdan alışveriş yapabilen, internetten alan insanlar gelmiyor. Ya pazarcımızdan ya da bizim gibi dar gelirli dükkan esnafından alışveriş yapılıyor. Onların da gelirlerini arttırırlarsa, piyasalarda hareket olur diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Haber: Serhat Barış