Aksakal’da zarar eden bölge çiftçisi yaşadıkları zorlukları anlatmak için toplanarak eylem yaptı. Eyleme; Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, CHP Balıkesir İl Başkanı Erden Köybaşı, CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, Yurt Dışı Örgütlenmeden Sorunlu PM Üyesi Mehmet Tüm ve Demokrat Parti İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş, CHP Bandırma İlçe Başkanı Mehmet Atak ve İYİ Parti Bandırma İlçe Başkanı Engin Can da katılarak destek verdi. Yoğun katılımla gerçekleşen eylemde Balıkesir-Bandırma yolu bir süreliğine trafiğe kapatıldı. Ankara’ya seslerini duyurmak için yürüyüş yapan çiftçiler, eylemi traktörlerle sürdürdü.
“YA ÇİFTÇİNİN HAKKINI VERECEKLER YA DA O KOLTUKLARI BIRAKIP GİDECEKLER”
Eylemde konuşma yapan Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, “Ya Tarım Bakanı, bakanlık görevini yerine getirecek ya da o koltuğu derhal terk edecek! Burada üç milletvekiliyiz. Üçümüzden birini arayıp canlı yayınla bağlanması gerekiyor. Tarım Bakanı arayıp, ‘Köylümün derdini duydum, çözüm üreteceğim’ diyene kadar eylemlerimiz her gün devam edecek. Ya çiftçinin hakkını verecekler ya da o koltukları bırakıp gidecekler. Çiftçinin cebinden elinizi çekin.” dedi.
“TARIM BAKANIMIZIN YAPACAĞI EN ONURLU DAVRANIŞ, CUMHURBAŞKANI’NA GİDİP İSTİFA VERMESİDİR”
Tarım Bakanı’na istifa çağrısında bulunan Demokrat Parti İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş “Topraktan çiftçinin çıkarttığı her şey ekmektir. Türkiye’de bugün çiftçiyi anlamayan, çiftçinin problemleriyle karşı karşıya gelmeyen bir iktidar bu meydana polis ve jandarma göndermek yerine kendisi gelmeliydi. 1 yıldan beri Tarım Bakanı’na verdiğim soru önergelerinde, yaptığım basın toplantılarında salça ihracatına yasağı kaldır diye soruyorum. Ürünü görmeden, stokları tespit etmeden salça ihracatına yasakları kaldırmam diye bana cevap veriyor. Bu ihracat kısıtlamasının sonucunda sanayicinin elinde 160 bin ton salça kaldı. Bugün çekilen sıkıntı sadece domatesten ibaret değildir. Domates, biber, kavun, karpuz gibi çiftçinin ürettiği her şey perişandır ve ayaklar altındadır. Bunun çaresi bulunmazsa, yarın bu milleti açlığa mahkûm edeceksiniz. Tarım Bakanını ithalat lobileri idare etmemelidir. Bizim derdimiz, çiftçimizi tarlaya küstürmek, emeğini hakir görmek değildir. Aksi takdirde bu kafayla tarımın sorunları hiçbir şekilde çözülmeyecek, insanların emekleri ayakaltına alındığı gibi çarşıda, pazarda insanlar yiyecek lokma bulamayacak.” diye konuştu.
“TÜRKİYE ÇİFTÇİSİ, ANKARA’DAKİLERİN UMRUNDA BİLE DEĞİL”
Çiftçilerin mağduriyetinin giderilmesi için Tarım Bakanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, “Milletvekili olduğumuz günden beri tarımda yaşanan problemleri, sorunları, beceriksizlikleri ve ihanetleri anlatıyoruz. Bunları düzeltin, en zengin topraklarda milleti aç bırakıyorsunuz diyoruz. Türkiye çiftçisi, Ankara’dakilerin umurunda bile değil. Suriye’de gıda enflasyonu yüzde 60 iken Türkiye’de yüzde 72 yaptınız. Türk çiftçisini bitirmek istiyorlar. Bu ülkedeki her 100 çocuktan 15’i gerileme gösteriyor. Tarım Bakanı’na, Erdoğan’a sesleniyorum. Millet yataklarına aç giriyor. Çiftçinin önünden çekilin. Bu milletin alın terinin hakkını verilmesi için ne gerekiyorsa onu yapın.” dedi.
“ÇİFTÇİ OLMAK SUÇ DEĞİL, ÇİFTÇİ OLMAK ONURDUR”
Çiftçinin ürettiği ürünlerin toprakta kalmaması gerektiğini söyleyen Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Ahmet Akın, “Biz bu memleketin evladıyız. Bu işin A partisi, B partisiyle işi yok. Burada esas olan Atatürk’ün ‘Köylü Milletin Efendisidir’ sözü. Çiftçimize, ne kadar destek olurlarsa çiftçiler o kadar üretir, memleketimiz kalkınır ve millet refaha ulaşır. Hepimize düşen görev, çiftçimizin mahsulünün toprakta kalmamasını sağlamaktır. Burada siyaset olmaz. Çiftçi olmak suç değil, çiftçi olmak onurdur. Çünkü çiftçi, milletin efendisidir.” dedi.
“HEP BİRLİKTE ÇİFTÇİLERİMİZİN YANINDAYIZ”
Çiftçilerin yanında olduklarını belirten Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, “Bende bir çiftçi çocuğuyum. Üretimin zorluklarını çok iyi bilirim, tarlada çok çalıştım. Atatürk’ün ‘Köylü Milletin Efendisidir’ sözünden de anlaşıldığı gibi milletin efendisi geleceği belirler. Çiftçi üretir, ülkeyi doyurur ama bu durumdan çıkılmış durumda. Maliyetler fiyatların çok önünde gidiyor. Kotalar koyuluyor, sözleşmeler yapılıyor ve yerine getirilmiyor. Sözleşmeler yerine gelecek, kotalar kalkacak ve üretici ürettiğini satarak gelirini sağlayacak. Bizde hep birlikte çiftçilerimizin yanındayız.” diye konuştu.
“BİR SENE MAAŞ ALMAYIN, GİDİN EVİNİZE OTURUN. İNSANLAR NASIL GEÇİNİYOR HABERİNİZ VAR MI?”
Yaşadıkları mağduriyeti anlatarak Tarım Bakanı’na seslenen çiftçilerden biri ise şunları söyledi;
“Biz burada jandarma ve polisimizle karşı karşıya gelmekten mutlu değiliz. Sadece Tarım Bakanı’nın buraya gelip bizlerle ilgilenmesini, bu zor ekonomik şartlarda bize bir yol haritası çizmesini istiyoruz. İlk hasadımız buğday ve arpaydı. Samanını zor kaldırdık. 2 bin 500 lira zarar ettik. Bezelye, soğan, karpuz hepsi tarlada kaldı. Şimdi biber, mısır, pancar ve ayçiçeğinin ne olacağı belli değil. İlk defa bir ürünün ne olacağını merak eder durumdayız. Bu nasıl bir devrandır, bu nasıl bir zulümdür. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin aziz, milleti ve vatandaşıyız. Bizi kimse sahipsiz bırakmasın. Domatesi Mart ayında 3 buçuk liradan taahhüt aldılar. Bugün ise bize 2 liradan serbeste mahkûm ediyorlar. Taahhüdü zor şartlarda götürmeye çalışıyoruz. Domatesin 35 bin lira maliyeti var. Bugün dönüm başı 20 bin lira zarar ediyoruz. Bazı Kaymakamlar ‘Bu sene de kazanmayın’ diyor. Ey Kaymakam, Vali ve Komutan size söylüyorum bir sene maaş almayın, gidin evinize oturun. İnsanlar nasıl geçiniyor haberiniz var mı? Ben bir çiftçiyim. Atatürk’ün ‘Milli Ekonomi Tarımdır’ dediği çiftçisiyim. Ama bugün tarım ithalata bağlandı. İhracat kapanıyor. Hepimiz bilinçli olarak bitiriliyoruz. Tarım Bakanıyla görüşmek istiyoruz. Eğer görüşemezsek eylemlerimiz devam edecek. Allah tüm çiftçinin bu sene yardımcısı olsun.”
Haber: Selin Girgin