Eti Maden İşletmeleri, BOTAŞ, TPAO, PTT, Borsa İstanbul, Türksat Uydu Haberleşme, Kablolu Tv İşletme AŞ, Türk Telekom, THY, Ziraat Bankası ve Halk Bankası´nin Varlık Fonuna devri sonrası sendikalar tarafından düzenlenen protesto açıklamaları Cumhuriyet alanında açılan stant ile imza kampanyasına dönüştü.
YOL-İŞ Sendikası üyelerinin de destek verdiği kampanya ya, Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, CHP Bandırma İlçe Başkanı Atilla Atakay, MHP Bandırma İlçe Teşkilatı Başkanı Yurttaş Bakkal, Belediye Meclis üyesi Sami Türkmen’de katıldı
İmza kampanyasında konuşan Petrol İş sendikası Bandırma Şube Başkanı İsmail Kayan, kamuya ait kurumların Varlık Fonu na devredilmesini, "Varlık değil yokluk fonu" diye tanımladı. “Özellikle Eti Bor´un fona devrinin, yakın gelecekte satılmasına ilişkin hazırlık olduğunu vurgulayarak, "Borlar bu ülkenin geleceğidir, Bor´u satan Ülkeyi satar, Ülkenin geleceği söz konusu ise, gerisi teferruattır" diyen Petrol İş Bandırma Şube Başkanı İsmail Kayan yaptığı konuşmasında şunlara yer verdi. “Eti Maden İşletmeleri, BOTAŞ, TPAO, PTT, Borsa İstanbul, Türksat Uydu Haberleşme, Kablolu Tv İşletme AŞ, Türk Telekom, THY, Ziraat Bankası ve Halk Bankası hisseleri 2 Ocak 2017 tarihli 684/9 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname´ye dayanan 5.2.2017 tarihli 9756 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Türkiye Varlık Fonu A.Ş.´ye devredilmiştir.
Dünya genelinde, ülkelerin kurdukları Varlık Fonları, ülkedeki gelir, bütçe fazlasını yönetmek, kullanmak amaçlıdır. 420 milyar dolara yaklaşan dış borcumuz varken ve ekonomi, görebildiği en durgun ve kötü dönemini yaşarken, ülkede fazla değil, eksikler varken kurulan Varlık Fonu´na, ülkenin en değerli kuruluşlarının ve arazilerinin devri, ister istemez kuşku yaratmaktadır. Ayrıca, bu devirle birlikte Türkiye´nin Denetim Kurulu olarak değerlendirebileceğimiz Sayıştay bile devre dışı bırakılıyor. Tamamen dokunulamaz ve denetlenemez biçimde oluşturulan Varlık Fonu ile birlikte özelleştirilmesi mümkün olmayan kurumlara da (Bor, Toryum, Uranyum madenlerinin devlet eliyle işletilmesini sağlayan 2840 Sayılı Yasa devre dışı kalacak) özelleştirme yolu açılmış olacak. Bu kuruluşların gelirleri, mal varlıkları, binaları, arsaları ve işletmeleri özelleştirme yoluyla özel şirketlerin eline geçecek.
En önemlisi de, bu kurum ve kuruluşların varlıkları özelleştirilirken Kamu İhale Yasası kapsamı dışında davranılacak olması. Bu durum, Fon aracılığıyla gerçekleştirilecek özelleştirmelerin tümünün şaibeli olmasına yol açacak.
Bizler, ülkemizin çıkarını ve vatan topraklarımızı kendi çıkarlarımızdan önde tutuyoruz. Ülkeye istihdam sağlayan bu kuruluşların devrine karşı olduğumuzu haykırarak söylüyoruz. “Bor tuzları Uranyum ve Toryum madenlerinin aranması ve işletilmesi devlet eliyle yapılır” yasa hükmünün korunmasını ve yeni icat edilmiş olan baypas yöntemlerinden vazgeçilerek ülkemizin kamusal değerleri olan başta Eti Maden İşletmeleri olmak üzere, TPAO, BOTAŞ, PTT gibi tüm diğer kurum ve kuruluşların Türkiye Varlık Fonu´ndan çıkarılmasını talep ediyoruz”.
Petrol İş Sendikasınca başlatılan imza kampanyasına stratejik destek veren Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, önce kampanya ya imzasını koydu ardından açıklama yaptı.
“ Bu mesele parti meselesi değildir”
Destek olmak için imzamı attım. Bor madenleri çok önemli, dünyada geleceğin madenidir. Dünyadaki bor rezervinin yüzde 73’ü Türkiye’de. Bandırma’da bor madeni açısından önemli, burada işletiyoruz ve ihraç ediyoruz. Bor işletmelerinin Varlık Fonuna devredilmesini de istemiyoruz. Her hangi bir yasa çıkarmadan, parlamentodan izin almadan, iki dudağın arasında insanların. Başkanımız da çok önemli bir açıklamaya değindi. Şuan olağanüstü hal uygulanıyor. FETÖ ile mücadele için, terör ile mücadele için çıkarıldı ama onun dışında her şey için kullanılıyor. Kanun hükmünde kararnamelerle istediği kişiyi bir anda işten atabiliyor. Akademisyenler üniversitelerden atılıyor. Bunların terör ile FETÖ ile bir ilgisi var mı? Olağanüstü kanun üstündeki kararnameler kötüye kullanılıyor. Bu bize gelecekte 16 Nisan’dan sonra anayasa değişikliği kabul edilirse daha büyük sıkıntılar olacak. Bu anayasa değişikliğine de tek adamlık diktatörlüğüne de “Hayır” diyoruz.”
Başkan Dursun Mirza, alkışlarla karşılandığı Cumhuriyet alanında Kurumların Varlık fonuna devrinin de, Referandum ile "Evet" oyu istenmesinin de ülke bütünlüğünü tehdit eden talepler olduğunu vurgulayarak ülkesini, vatanını seven herkesin bu gidişe "DUR" diyeceğine inandığını söyledi. Serhat Barış