GÜÇLÜ KADINLAR BANDIRMA’DA MESLEK HİKÂYELERİNİ PAYLAŞTI

Bandırma Ticaret Odası’nda 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlenen panelde erkek egemen işlerde çalışan kadınlar meslek hikâyelerini ve yaşadıkları zorlukları anlattı. 

Haber Giriş Tarihi: 08.03.2024 11:28
Haber Güncellenme Tarihi: 08.03.2024 11:28
https://www.bandirmayasam.com.tr

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Bandırma Ticaret Odası Kadın Girişimciler Kurulu tarafından “Toplumsal Cinsiyet Rollerine Başkaldıran Kadınlar” konulu panel gerçekleştirildi. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serap Palaz’ın hem konuşmacı hem de moderatör olarak yer aldığı panelde toplumda “erkek işi” olarak nitelendirilen mesleklerde çalışan kadınlar hikâyelerini paylaştı.

“Eşit ve Güçlü Bir Toplum İçin Çalışmaya Devam Edeceğiz”

Bandırma Ticaret Odası Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Gözde Engür, “Bugün kadınların iş dünyasında, bilimde, sanatta, siyasette önemli roller üstlenmeleri, toplumumuzu daha iyi bir yere getirmek için önemli katkılarda bulunmaları gerektiği kısmında hem yüreklendirmek hem de birbirimize tecrübelerimizi paylaşmak için bir araya geldik. 8 Mart gibi günler sadece kadını kutlamakla kalmıyor, aynı zamanda eşitlik bir adalet için bir mücadeleye çaresi oluyor. Hep birlikte daha adil, daha eşit ve güçlü bir toplum için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Prof. Dr. Palaz Toplumsal Cinsiyetlerin Doğuşunu Anlattı

Dünya Kadınlar Günü’nün Türkiye için kadın haklarının kazanılması, iyileştirilmesi açısından önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Serap Palaz, “Çalışma hayatında toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılık endüstrileşme ile birlikte üretimin fabrikalara taşınmasıyla başlamış, dolayısıyla ev ve işyerinin birbirinden belirgin bir biçimde ayrılması de ortaya çıkmıştır. Bu yeni üretim biçiminde toplumsal yaşam, toplumsal cinsiyete dayalı işbölümü temelinde kadın ve erkek, rol ve sorumluluklarına göre, özel alan ve kamusal alan olmak üzere iki farklı alanda örgütlenmiştir. Kadının toplumsal konumu üreme ve çocuk yetiştirme Üzerine temellendirilerek özel alana alt olduğu; erkeklerin ise biyolojik cinsiyete bağlı olarak ortaya çıkan fiziksel güç farklılıkları nedeniyle savaş, eğitim, siyaset ve çalışma, yani kamusal alanda olması gerektiğine inanılmıştır.” dedi.

“Kadınlar Birçok Zorlukla Mücadele Etmiştir ve Edecektir”

Toplumsal cinsiyete dayalı mesleki ayrışmanın kadın ve erkeklerin belli meslek kollarına ayrışmasını ifade ettiğini belirten Palaz, “Bu ayrışmanın yaratabileceği eşitsizliğin boyutunu kavramak adına mesleki ayrışma yatay ve dikey olarak ikiye ayrılır. Kadınlar erkek egemen alanlarda çalışıyorsa toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kalıp yargılarıyla yüz yüze gelmekte, varlığını ortaya koymak için çeşitli bedeller ödemektedir. Kadın gücü erkek gücü kıyası, kadınların iş hayatında hırçın ve verimsiz görülmesi ön kabulü, sut izni, ebeveynlik iznindeki eşitsizlikler gibi sebeplerle kadınlar hem iş arkadaşları hem de patronları tarafından çıkarılan birçok zorlukla mücadele etmiştir ve edecektir de.” diye konuştu.

Emekçi Kadınlar Meslek Tecrübelerini Anlattı

Programın devamında toplumda “erkek işi” olarak nitelendirilen işlerde çalışan kadınlar deneyimlerini ve karşılaştıkları zorlukları anlattı. Toplum tarafından yadırganan kadınlar erkek egemen işlerde çalışma tecrübelerini Prof. Dr. Serap Palaz moderatörlüğünde katılımcılara aktardı. Bandırma Sanayi Sitesi’nde Koltuk Döşemecisi olarak çalışan Özlem Sözerel, Servis Şoförü Müge Ünlü, 18 yıldır meslekte olan Emniyet Personeli Serap Çatak ve Bandırma’nın ilk kadın Otobüs Şoförü Zülfiye Demir katılımcılar ile meslek hikâyelerini paylaştı. Panel sonunda katılımcılara sürpriz hediyeler takdim edildi. /Burcu Bayırlı