Uz. Kardiyolog Dr. Selim Panç, Covid-19’dan kurtulabilmek için yeterli miktarda aşılama ve en az 14 günlük tam kapanma uygulanması gerektiğini belirtti.
Uz. Kardiyolog Dr. Selim Panç, yaptığımız röportajda Covid-19 aşısı ile ilgili bilgilendirmelerde bulunarak aşının önemine dikkat çekti. Covid-19’tan korunabilmek için en etkili yöntemin aşılanma olduğunun altını çizen Panç, “İnsanlık tarihinde birçok salgın olmuştur ve bunların hepsi aşılar ile yok edilmiştir,” dedi.
Dr. Panç, konu ile ilgili yaptığı açıklamalarda şu sözlere yer verdi, “Birçok ülke son bir yılda tüm Dünya’yı esir altına alan Covid-19’a karşı mücadele yöntemleri üzerine çalışıyor. Bunların en önemlisi de hastalığın oluşmasını engelleyen aşıdır. İnsanlık tarihinde kızamık, difteri, suçiçeği, verem gibi birçok salgın olmuştur ve bunların hepsi aşılar ile yok edilmiştir. Bundan dolayı aşılanma çok önemlidir. Covid-19’dan korunmanın en etkili yöntemidir.
Bugüne kadar koronavirüse karşı geliştirilen üç aşıda son noktaya gelinmiş olduğu görülüyor.
Bu aşılar:
1- Biontech- Pfizer aşısı (Almanya)
2- Moderna aşısı (ABD)
3-CoronaVac aşısı. (ÇİN)
Biontech koruyuculuğu %70, Moderna %95, CoronoVac %97 olarak açıklandı. Bu sonuçlar olumlu ve istatistik olarak anlamlı kabul ediliyor.
İlk iki aşı virüsün RNA denilen genlerinin kullanılarak, başka bir virüste üretildiği aşılar, son aşı ise klasik yöntemin yani virüsün yumurta sarısında üretilerek, canlılığını kaybetmiş Koronavirüs tipleriyle yapılıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) aşılar için uyguladığı sert prosedürleri bu salgın durumunda zorunlu olarak ve çok doğru bir karar ile gevşetti. Faz 3 (insanlar üzerinde aşının uygulanması) çalışmaları sonucunda olumlu sonuçlara göre de acil durum onayı veriliyor. Bundan dolayı da Kovid-19 aşıların kullanımında yan etkileri açısından dikkatli olmak gerekiyor. Herhangi bir ilaca veya gıdaya karşı alerjisi olanlar aşı yaptırmamalıdır.
Aşıların koruyuculukları 6 ay ile 2 yıl arasında olacağı hesaplanıyor. Fakat gerçek olan şu ki Covid-19 hızla yayılmaya devam ediyor. Taşıyıcı bir kişi en az 5 kişiye bulaştırabiliyor. Bu sebeple de aşılama tek çözüm yöntemidir. Aşı, aşılanan kişiyi korur. Bulaştırıcılığı önlemez. Bundan dolayı da toplumda bulaşıcılığı önlemek için en az %70 aşı olmalıdır. Aşılanma 18 yaş üstüne yapılacak. Türkiye’de göçmenlerle beraber 90 milyon insan yaşıyor. Bunun 18 yaş altı 20 milyonu çıkarırsak 70 milyon aşılanması gerek bir nüfus var. Buna da iki doz yapılacağını düşünürsek 140 milyon doz aşı gerekiyor. Türkiye’nin şimdiye kadar siparişi 50 milyon doz Çin’den, 1 milyon doz Almanya’dan görülüyor. Bu aşılarla da yeterli nüfus aşılanması mümkün görünmüyor. Türkiye’de 70 milyon insanımızı aşılayamazsak salgını durduramayız. Milli aşının her şey yolunda gitse dahi nisanda uygulanabilir duruma gelmesi öngörülüyor. Ayrıca yerli aşı üretiminin de yıllık 90 milyon doz olması gerekiyor. Bunun da yapılması çok zor, hatta olanaksız. Oysa 2011 yılında Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü kapatılmayıp teknolojisi güncellenseydi, aşı gibi stratejik bir üründe %100 dışa bağımlı olmayacaktık.
Bu durumda Türkiye ne yapmalıdır? Türkiye aşılamayı beklemeden 14 günlük zorunlu ve ivedi olarak tam kapatmayı yapmalıdır. Böylelikle azgın salgın ateşi biraz sakinleştirilebilir, çökme eşiğine gelen sağlık sistemi ve çalışanları mola almış olur ve ardından da aşılama daha sakin, daha az dozla götürülebilir.
Bazı insanların aşı olunmaması yönünde açıklamaları var. Bu son derece yanlıştır. Aşı kesin ve tek çözümdür. Aşı olarak kendimizi, yakınlarımızı ve çevremizi koruyacağız. Covid-19’dan kurtulmanın da tek yolu aşıdır.” /Umut Osman Sunci