Et fiyatları bütün önlemlere rağmen hız kesmeden artarken, bu artış ramazan ayı ile birlikte iyice yükseldi. Bu durum besiciyi de, kasabı da, tüketiciyi de memnun etmiyor.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in sürekli et fiyatlarının düşmesi adına yapmış olduğu hamle ve açıklamalara rağmen ülkemizde et fiyatları bir türlü düşmek bilmiyor. Özellikle son aylarda 2 ila 4 lira kadar artış gözlenen etin fiyatının neden düşmediği hakkında Bandırma Kasaplar ve Celepler Odası Başkanı Şerafettin Çıkar önemli açıklamalarda bulundu.
Ülkemizde ki hayvancılığın kan kaybetmesiyle birlikte ortaya çıkan et sıkıntısı ve bununla birlikte yem ve diğer girdilerin fazlalığı nedeniyle fiyatların sürekli arttığını belirten Başkan Çıkar, yapılan ithal hayvanlarında besilik yerine karkas tercih edilmesinin et fiyatlarını düşürmeyeceği gibi, besiciyi de memnun etmeyeceğini söyledi.
Bandırma Kasaplar ve Celepler Odası Başkanı Şerafettin Çıkar konu hakkında yaptığı açıklamada, “Üretici, tüketici ve besici arkadaşlar da dahil olmak üzere fiyatlar artmasın yerinde seyretsin razıydık. Maalesef karkasta ve kuzu etinde yine 2-3 liralık bir artış yaşadık. Her ramazanda fiyatlar zaten artıyor ve hükümet bunu önceden düşünmesi lazımdı.
Bu fiyatların düşmesi için her zaman şunu söyledik. İthal besilik hayvan daha önceden fazla getirilmesi gerekiyordu. Besilik hayvan getirilmesi herkesin yararına oluyor. Çünkü besilik hayvan geldiği zaman 300 kiloyu geçmeyecek şekilde oluyor. Bu da karkasta 150 kiloya tekabül ediyor. Bu hayvanları besici besleyerek kargası 300 kiloya kadar çıkarabiliyor. Yemini de buradaki yemciden almış oluyor. Hem de hayvan Türkiye'de kesildiği için nasıl kesildiğine dair soru işareti kafalardan çıkıyor. Helal mi, haram mı sorusu kafalardan kalkıyor. Tüketicinin kafası karışmıyor.
Fiyat artışının yaşanmaması için çare besilik hayvandır. Defalarca söyledik ancak olmuyor. Fiyatı sabit tutmanın çaresi besilik hayvan getirmektir.
Mesela daha evvel bakan besilik hayvan getirileceği zaman bunu açıklıyordu. Hayvan yetiştiricisi de Ramazan'da yaşanacak fiyat artışı beklentisi içine girmeden ve şartlanmadan yani malını bekletmeden satıyordu. Mesela, Kilo fiyatı 26 iken 28'e satmıyordu. Yani bakan hayvan geleceğini açıklandığı zaman piyasaya etki ediyordu. Şimdi ise bize öyle bir bilgi veren yok. Ne kadar geliyor, kaç bin adet geliyor, canlı ise adeti ne kadar, kargas ise kaç ton geliyor bir bilgi verilmiyor. Bu işle uğraştığımız halde bilgimiz olmuyor.
Talebe göre besilik hayvan getirilmelidir. Biz mezbahalarda ne kadar hayvan kesildiğini her ay bildiriyoruz. Kesilen hayvanların pasaportundan düşülüyor. Ona göre de hangi bölgeye ne kadar hayvan gerektiği belirlenebiliyor. Bu şekilde düşünülse fiyatlar artmazdı.
Mesela yem fiyatlarına da dikkat çekilmiyor. Her şeyi dışarıdan getirmeye başladık. Yemin çuvalı 40 lira iken 2 ay içerisinde 60 lira oldu. Bir de düşünün ki KDV %1'e düşmüşken bu fiyata çıktı.”dedi. /Levent Karaçay