CHP Bandırma İlçe Başkanı Atilla Atakay, Hakkari Şemdilli’de 6 asker ve 2 korucunun şehit edilmesinden, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’un istifası ve Kepsut’ta yırtılan Türk Bayrağı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Atilla Atakay,” Yine yüreğimiz yanıyor, vatanını savunan, bayrağını koruyan asker ve güvenlik güçlerimiz şehit edildi. Bu acıların yaşanmasına artık son verilmeli, terör olayları bitmeli” derken, İstifası istenen Belediye Başkanları için etik bir davranış olmadığını söyledi. Atakay ayrıca, Balıkesir’in Kepsut İlçesinde Türk Bayrağının yakılmasına da oldukça tepki gösterdi.
Atakay yaptığı açıklamada “Şehit haberlerini dünden beri alıyoruz. Son bilgilere göre 8 şehidimiz var. Şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum, ailelerine de sabır diliyorum. Ateş düştüğü yeri yakıyor, bu olay çok zor bir durum. Orada vatan için can veren şehitlerimizi saygıyla, rahmetle anıyorum. Umuyoruz ki sayıları artmaz. Terörün ve teröristin her türlüsüne lanet olsun diyorum” dedi.
Halk tarafından seçilmiş insanların, her haklarını korumak zorundasınız
Belediye Başkanlarının istifa etmeleri yönünde de görüşlerini ifade eden CHP Bandırma İlçe Başkanı Atilla Atakay“ Açık konuşmak gerekirse siyasi partinin iç işi. Bir başka partinin içişlerine karışmak bizim görevimiz değil. Bizim görevimiz hataları görmek ve bunun doğru yürütülmesi konusunda da uyarıları yapmaktır. Adalet ve Kalkınma Partisi kendi içerisinde sürekli bir devinim içerisinde. Adalet ve Kalkınma Partisi gördüğüm kadarıyla üçe bölünmüş durumda. Bir sürekli tepede olanlar, iki tepede olup dışlananlar, son olanda hiç yönetim kademesine getirilmemişler. Bu üç grup sürekli birbirlerini yiyor. Birbirlerini yemesi sorun değil de memlekete zarar veriyor, bizim derdimiz o. Halk tarafından seçilmiş insanların, her haklarını korumak zorundasınız. Sonuçta seçilmiş milletvekilleri içerisinde, seçilmiş belediye başkanları da içeride çoğu da görevinden alındı. Gelelim Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’a. Bu kişisel bir problem değil, kişiyi sevmiyor olabilirsiniz, yanlışları olabilir, sıkıntıları olabilir ama bunun bir usulü var. Her şey usulünde yapılır. Adamın memlekete bir zararı varsa bu yargının işidir. Adamın bir hatası yoksa niye görevinden alıyorsunuz.
Balıkesir Belediye Başkanını kim ne cüretle tehdit edebilir. Böyle bir dünya yok.
Bir zamanlar Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ve dolayısıyla devletin kasasını teslim ettiğiniz bir kişiyi şimdi ensesinden tutup sokağa bırakıyorsunuz. Varsa bir suçu yargı karşısına çıkacak. Nasıl senin bakanlarında bir sürü şaibeler çıktıysa ve o bakanları kurtarmak için kırk takla attıysan, şimdide aynı şeyi yapıyorsun. Hülle yapıyorsun. Ne yapıyorsunuz, virajı arabayı devirmemek için yargıyı atlayarak bir yerlere götürmeye çalışıyorsunuz. Dolayısıyla bunlar samimiyetsiz insanlardır. Yaptıkları her şey yanlıştır. 15 senedir bir şeyi düzgün yapmaz mı? Elinizi attığız her şey bozuluyor. Kimseye danışmadan kendi kafanıza göre iç ve dış siyaset yapıyorsunuz. Sonra buradan nasıl kurtulurum diye atraksiyonlara başvuruyorsunuz. Adam tehdit edildim diyor, o zaman başsavcılık olarak, adalet bakanlığı olarak devreye girmeniz gerekiyor. Balıkesir Belediye Başkanını kim ne cüretle tehdit edebilir. Böyle bir dünya yok.
Bu tip insanlar yakalanıp yargının karşısına çıkartılması gerekir
Kepsut’ta üzerinde Atatürk Resmi olan çok büyük bir Türk bayrağını, kendini bilmez biri yakma girişiminde bulundu. Sonuçta Atatürk ve Ayyıldızlı Türk Bayrağımız milli değerlerimiz. Türkiye’nin her yerinde kendini bilmez insanları görüyoruz. Heykellere saldırıyorlar, Kepsut’taki Ayyıldızlı Türk bayrağına saldırıyorlar. Her delinin peşinden koşup onu akıllandıracak durumumuz yok. Bu tür kalitesiz insanlar her zaman olabilir ama bizim bir ricamız var. Bunu yapan şahsı öncelikle kınıyorum. Bu tip insanların peşine düşüp yaptıklarının yanın kalmayacağından halka gösterilmesini istiyorum. Kolluk kuvvetlerinin bu tip insanlar yakalanıp yargının karşısına çıkartılması gerekir. Bizim camiadan da sürekli tepki doğuyor. Birincisi, bizler putperest değiliz. O heykeller, memleketin ve ulusun manevi değerleridir. Biz geçmişimizi hatırlamak için heykellerimizi meydanlara koyuyoruz. O, atalarımızın manevi huzurudur. Ahmet Türkmen/Serhat Barış