KADIN GİRİŞİMCİ ADICAN’IN BAŞARI HİKAYESİ

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne özel, kadın emeğinin gücünü bir kez daha gösteren Adıcan’ın hikayesi, girişimciliğin ve azmin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.

Acıyla Başlayan Yolculuk, Başarıya Dönüştü

Emine Adıcan, elim bir kazada 10 yaşındaki oğlu Onur’u kaybettikten sonra hayata tutunmak için evde köy ekmeği yapımına başladı. Eşinin yumurta ticaretinin kötü gitmesi nedeniyle maddi zorluklar yaşayan Adıcan, önce günde 12 ekmekle başladığı üretimini kısa sürede artırdı. İlk zamanlar Doğanpınar Mahallesi’ndeki fırının yetersiz gelmesiyle birlikte ahırını onararak hijyenik fırın yaparak günlük kapasiteyi 50-100-250 oranında arttırdı. Bir süre sonra Edincik Mahalle’sinde KOSGEB’den aldığı hibe desteğiyle işini büyüttü ve günlük üretim kapasitesini 700 ekmeğe çıkardı.

Adıcan, sürecin başında ekmekleri apartmanları gezerek kapı kapı sattığını, ancak talebin hızla arttığını belirterek, "KOSGEB'e müracaat ettim ve kredi desteği aldım. Gerekli ekipmanları aldık ve toprak fırın yaptırdık. Tarım Müdürlüğü'nün de onayıyla artık daha geniş çapta üretim yapabiliyoruz" dedi.

“Kadın Gücüyle Üretim Devam Ediyor”

Adıcan, fırınına elim kazada kaybettiği oğlu Onur’un adını verdi. Şimdi ise Bandırma’nın birçok bakkal ve marketine ekmek satıyor. Gece 22.00’de başlayan mesaisi gün boyu sürüyor. “Bugün yapmayayım deme şansım yok. Siparişler her gün artıyor, artan taleplere karşı farklı çeşitlerde ekmek üretmeye başladık. Siyez buğdayından ekmek, çavdar, tam buğday, katlamalı soğuk ekşi maya, normal ekşi mayalı köy ekmeği ve nohut mayalı ekmek gibi çeşitlerimiz mevcut. Son zamanlarda nohut mayalı ekmeğimize talep artmaya başladı. Taş değirmende çekilen nohutların içine tuz ve şeker koyarak ıslatıyoruz. Biraz zahmetli bir süreçten geçtikten sonra unla buluşturuyoruz ve dinlenme aşamasında nohut mayalı ekmekler fırınlanıyor. Zahmetli bir süreçle yapılan nohut mayalı ekmeğimizi haftada bir yapıyorum. Ekşi mayalı ekmeklerimizin tadını bilen vatandaşlarımızın taleplerine yetişmek için canla başla çalışıyoruz. İşletmemize hijyen ve kalite standartları gereği dışarından hiç kimseyi üretim kısmına almıyoruz. Geldiklerinde de galoş ve kıyafetle müsaade ediyorum. Beyaz bezlerimizi de düzenli olarak sıcak suda kaynatıyorum” dedi.  

Zeytin dalı ve çalı çırpıyla ısıttığı fırınında ekşi mayalı köy ekmeği üreten Adıcan, her gün işine besmeleyle başlıyor ve ekmekleri fırına verirken salavat getirerek koyduğunu söylüyor. “Her ekmek yaptığımda, yiyenlere bolluk ve bereket getirmesi için dua ediyorum” diyen kadın girişimci, kadın emeğinin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde, kendi emeğiyle ailesini geçindiren ve işini büyüten Emine Adıcan’ın başarı hikayesi, tüm kadınlara ilham olmaya devam ediyor. Haber: Serhat Barış