güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

PEYGAMBERLER TARİHİ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:49
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:49

İsa Peygamber

Bütün bunlardan çıkarılması gereken netice, İsa peygamberin kendinden önceki peygamberler gibi Allah’ın kulu ve elçisi olan bir peygamber olduğudur. Gerek Tevrat, gerek İncil, gerek Kuranı Kerim kendi mühtevası dahilinde onun peygamberliğini tasdik eden ifadeler ortaya koymaktadırlar. Ancak bugün Hristiyanların elinde bulunan askeri 4 bazı rivayetlere göre daha fazla olan İncillere göre, eldeki Tevratlara göre onun özellikleri hakkında farklı anlatımlar bulunmaktadır. Bence bunun sebebi, bugün Musevilerin ve Hristiyanların ellerindeki kutsal kitapların Allah tarafından gönderilen asıl nüshalarının dışında ifade eder mahiyette olmalarıdır. Bu yüzden bu kaynaklar İsa Nebi hakkında gerçek bilgi vermekten. Uzak kaynaklar olması gerekir düşüncesindeyim. Buna dayanarak biz İslamlar kutsal kitabımız Kuranı Kerim’in sure ve ayetleri ile bize bildirdiği bilgilere göre, değerlendirmeli ve İsa peygamberi sadece peygamber olarak kabul etmeliyiz. Dinimizin emrettiği iman şartlarına göre, onunda diğer peygamberler gibi peygamber olduğuna inanmalı, Hristiyanların düşündüğü gibi Allah’ın oğlu olması fikrini reddetmeliyiz düşüncesindeyim. Aynı zamanda İsa peygamberin, Hz. Meryem’in ve yüce tanrının birlikte sayılması demek olan, birlikte yaratıcı kabul edilmesi demek olan üçlü teslis inancını da kabul etmemeliyiz. Belki ağız alışkanlığıyla, belki de Hristiyanların etkisiyle İsa peygamber için yer yer kullanmakta olduğumuz, Ruhul Kuddüs benzeri bir terim olan Ruhullah tabirini kullanmamamız gerekir düşüncesindeyim. Çünkü bu tabir, İsa peygamberin özellikle Allah’ın ruhundan yaratılmış bir peygamber olduğu fikrini kabulü ortaya koyan bir ifadedir. Yine Kuran’ın ifadelerinden, sure ve ayetlerinden çıkarılacak neticelere dayanarak, Kuran’da ismiyle de zikredilse, Mesih tabir ile de zikredilse, İsa peygamberin çarmıhta ölmemiş olsa bile, yeryüzünde ölümü tadarak, ruhunun göğe çekildiği bir peygamber olduğu muhakkaktır. Yine Kuran sure ve ayetlerinde yer almadığına göre, Deccal ve Mehdi kişilikleri de bazılarına göre, hadislerle ispatlanmaya çalışılsa bile, mevcut olmayan kavramlar veya kişiliklerdir. Haliyle, İsa peygamberin kıyamete yakın tekrar dirilip, yeryüzüne inmesi, Mehdi ile birleşip, Deccalla mücadelesi de kabul edilmesi imkansız bir görünüm arz eder bir durum oluşturmaktadır. Sözün kısası, Hz. İsa İslami inancımıza göre, kendisine İncil indirilen sağlığında kendisine 12 kişi inanıp, ümmetliğini kabul eden bir peygamber olmaktan öte bir kişilik değildir. Ona bağlanan Mehdi ve Deccal gibi kavramlar Kuran’da yer almadığından onunla birleştirilerek, kıyamete yakın çıkması söylenebilecek kişilikler olmaktan öte kişiliklerdir. Biz İslamlar, Hz. İsa’ya peygamberlere imanın gereği, peygamber olduğuna inanmaktan öte farklı bir değer verirsek, İslami açıdan inancımızı zedelemiş, küfre düşmüş oluruz kanaatindeyim.

 

Hz. Muhammed

İsa peygamberden sonra, arada farklı bazı peygamber isimleri zikredilse de, Kuran’da ismi zikredilen sure ve ayetlerde ismine rastlanan başka peygamberler görülmemiştir. Ancak Tevrat’tan ve bazı ayet, sure yorumlamalarından çıkarılan bazı peygamber isimleri yahut peygamber olabileceği düşünül isimler söz konusu olsa da, Hz. İsa’dan sonra hemen Hz. Muhammed’e geçilmesinde fayda olacağı kanaatindeyim. Çünkü Hz. İsa’nın getirdiği, dini doktorini tekrar gelişmiş olarak insanlığa getiren ve bu özelliği ile insanlığın son peygamberi olan, Hz. Muhammed İsa’da dahil olmak üzere, diğer peygamberler gibi Musevi toplumunun içinden veya etkilediği toplumlar içinden çıkmamış bir peygamberdir. Hz. Muhammed, kendinden önceki peygamberlerin aksine ne Kuzey Arabistan’da ne Güney Arabistan’da ortaya çıkmayıp, bir oranda Orta Arabistan diyebileceğimiz Hicaz bölgesinde zuhul etmiş bir peygamberdir. Hz. Muhammed’in kökenini Arabistan’da ortaya çıkması nedeniyle genelde Samilere yani bugünkü Araplara dayandırma, mal etme, alışkanlığı mevcuttur. Oysa Hz. Muhammed’in kökeni kendi dinin kapsadığı çok ulusluluk gibi geniş kapsamlı olma ihtimali büyüktür. Çünkü büyük atalarının soyu İbrahim peygambere giden bir silsile arz etmektedir. İslam tarihlerine göre Hz. Muhammed’in bilinen en büyük dedesi İbrahim peygamber, halk tabiriyle Halil İbrahim’DİR Halil İbrahim’in oğlu İsmail peygamber neslinden geldiği ileri sürülen Hz. Muhammed’in nesli ilk çıkışta Sami olmaktan uzaklaşmaktadır. Çünkü İbrahim peygamberin Sami olması ihtimali uzaktır. Çeşitli anlatımlarda dile getirilen İbrahim peygamberin babası olarak belirtilen Azer’in Türk kökenli, Orta Asya kökenli olma ihtimali mevcuttur. Zaten Azerbaycan ve Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu taraflarında yaşayıp, oradan Suriye’ye Filistin’e inen bir İbrahim peygamber anlatımı İslam tarihinde ve tarihlerde mevcuttur. Şurasını da hatırlatmak isterim ki, İbrahim peygamberin Türklüğünü kuvvetlendiren. Kuvvetlendirecek özellikte olan bir hadisten, bir peygamber rivayetinden de İslami çevrelerde söz edilmekte, bu hadis sayesinde peygamberimize rahatlıkla Türk kökenli gözüyle bakabilme imkanı söz konusu olabilmektedir. Bu konudaki rivayet çoğunlukla şöyle dile getirilmektedir. Peygamberimiz bir gün eshabıyla birlikte Eshap’tan birinin bağına davet edilir. Davete icabet eden peygamberimiz eshabıyla üzüm yerken, elindeki üzümlere bakarak, tatlı, taze güzel üzüm manasına Türkçe sözler kullanmıştır. Eshabı şaşkınlığa düşmüş, Ya Resullah söylediklerini anlamıyoruz, bize bizim dilimizle konuş demişlerdi. Ve konuştuğu dilin kime ait olduğunu sormuşlardır. O da konuştuğu dilin Türkçe olup, büyük dedesi İbrahim peygambere ait olduğunu söylemiştir. Eğer bu rivayet doğruysa, İbrahim peygamber Türk kökenlidir. En azından Turani kökenlidir. Eşi Sahara Hatun’da kendi akrabası olduğuna göre, büyük olasılıkla o da Türk veya Turani kökenlidir. Mısır Firavunu’nu büyüleyen güzelliği göz önünde bulundurulursa, büyük ihtimalle Turani kökenli olması da gerçektir. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.