Migrenin kadınlarda erkeklerden dahafazla görüldüğünü belirtildi
Kişinin yaşam dengesini bozan, sosyal ve çalışma yaşamını olumsuz etkileyen
şiddetli baş ağrısı migren, her dört kadından birinde görülüyor.
Acıbadem Ankara Hastanesi Nöroloji ve Ağrı üzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, 2014 yılında AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Türk toplumunda hekime başvurma nedenleri arasında en önde gelenlerden birisinin migren
olduğunu belirterek, uzun süre geçmeyen şiddetli baş ağrısının kişinin sosyal yaşamdan kopmasına yol açan ciddi bir sağlık
sorunu olduğunu söyledi.
Migrenin kadınlarda erkeklerden daha fazla görüldüğünü belirten Erdemoğlu, "Hormonal ve genetik
değişikliklerin ve bunların beyin biyokimyası üzerindeki etkilerinin sonucu olarak migren, kadınlarda
erkeklerden daha fazla görülür" dedi.
Erdemoğlu, özellikle çalışan kadınların migren konusunda
bilinçli olması gerektiğinin altını çizdi. Hastaların büyük
kısmınınmigren olduğunun farkında olmadığını vurgulayan
Erdemoğlu, "Her dört kadından birinin migren hastası olduğu
ülkemizde, çalışma ve ev hayatının günlük yaşantıda neden olduğu değişiklikler, uyku problemleri, düzenli yemek alışkanlığının olmayışı ve iş
hayatındaki gerilimler, çalışan i kadınlarda migren atağı için
daha uygun bir ortam sağlayabiliyor" diye konuştu.
Erdemoğlu, kadınların baş ağrılarında genellikle
hormonal değişimlerin etkili olduğunu ifade ederek, kadınlarda östrojen düzeylerinin migren oluşumu üzerinde belirleyici bir faktör olduğunu belirtti.
"Düşük östrojen seviyesi baş ağrısına yol açıyor”
Özellikle adet döngüsünde gerçekleşen hormonal değişimlerin, doğum kontrol hapı
kullanımının, hamileliğin ilk üç ayında hormonlarda görülen değişikliklerin ya da menopoz döneminde dış kökenli östrojen
kullanımının en sık görülen hormonal nedenli başağrıları lduğuna dikkati çeken Erdemoğlu, "Adet döngüsünü
düzenlemede ve hamilelikte önemli roller oynayan östrojen ve progesteron hormonları, beyinde
baş ağrısını tetikleyen bazı kimyasallara etki edebilmektedir" diye konuştu.
Erdemoğlu, yüksek östrojen seviyesi baş ağrılarına iyi gelirken, düşük östrojen seviyesinin baş
ağrısına yol açtığını vurgulayarak, "Adetten önce östrojen
seviyenizdeki düşüş baş ağrılarına yol açabilir. Başağrıları, adet öncesi
sendromunun yaygın bir özelliğidir" bilgisini verdi.
Tedavide ilk adım başağrısı günlüğü
Migren tedavisinde ilk adımın başağrısı günlüğünün tutulması
olduğunu dile getiren Erdemoğlu, şunları kaydetti:
“Bu günlüğü tutmakla, adet döngüsüyle baş ağrısı arasındaki
zamansal ilişki daha iyi anlaşılır. Adet dönemi migren tedavisi; atak
tedavisi, kısa dönem koruyucu tedavi ve kesintisiz koruyucu tedavi
olmak üzere başlıca 3 grupta toplanır. Koruyucu tedavi için
'hormonal tedavi' ile östrojen hormonu dalgalanmaları
engellenebilmektedir. Vücuda östrojen hormonu verilmesi ile
vücut hormon yapımını durdurmakta ve bu şekilde sadece
dışarıdan verilen hormonun etkisinde kalınmakta ve
dalgalanma da durmaktadır. Hormonal tedavi 35 yaş üzeri ve
sigara içen kadınlarda dikkatli kullanılmalıdır. Östrojenin bazı
kanser tiplerini tetikleyebileceği de unutulmamalıdır. Migreni olan
kadınların büyük bir kısmı depresyondadır. Depresyon
migren gelişim riskini vemigren de depresyon riskini artırmaktadır."