güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Alan Açmak Neden Bu Kadar Zor

Yazının Giriş Tarihi: 17.10.2024 08:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.10.2024 08:53

Neden başkalarına alan bırakmakta bu kadar zorlanıyoruz? Neden bunu ne zaman yapmamız gerektiğini düşünsek ya da yapmamız gerekse neden hemen büyük bir panikle sanki değersizleşiyoruz, sanki kendimizi kaybediyoruz, sanki ilişkide başkası tarafından reddediliyoruz, sanki karşı taraf bizi reddediyor, sevmiyor? Ya da istenmediğimizi düşünüyoruz? Neden karşı tarafa alan bırakmamız gerektiğinde alan bırakmakla birlikte bunu aşırı itici aşırı negatif bir eylem gibi görüyoruz?

Arkadaş ilişkileri, evlilik ilişkisi, aile ilişkisi hiç fark etmez. İletişimde olduğunuz kişiye zaman ve alan bırakmanız gerektiğini anladığınızda ya da karşı taraf size kibarca bunu anlattığında neden kendimizi dışlanmış, kötü hissederiz? Hiç düşündünüz mü? Çok az kişi "tabi haklısın, senin de alana ihtiyacın var, ben hata yaptım" deyip, gayet içi rahat şekilde bu süreci tamamlar.

Çünkü değersizlik hissi, egomuz, nefsimiz buna izin vermez. Öncelikle değersizlik hissi... Altında şu yatar; sen kimsin ki ben sana alan bırakayım, seni az göreyim. Sen kimsin ki beni görmek istemeyeceksin? Halbuki konu onu görmek istemememiz değil, değil mi? Ama oradaki ego buna izin vermez. Sonra şu; samimiyeti birbirinin alanına girmeyi, birbirinin alanının içinde yaşamayı, bağ; samimiyet, dostluk, tutku, aşk her neyse bunu iyi bir şey, matah bir şey zannetmek. Ne kadar çok birbiriyle görüşülürse o kadar samimi olduğunu sanan insanlar, ne kadar çok özelini birbirine anlatırsa o kadar samimi olduğunu, dost olduğunu sanan insanlar, ne kadar zayıf noktalarını karşı tarafa anlatırsa o kadar samimi olduğunu sanan insanlar, nasıl tanıdık geldi mi? Düşünsenize bu kadar birbirinin alanına müdahale eden insanlar, bir yandan alana müdahale etmeyi bırakın birbirinin alanında yaşayan insanlar, böyle bir teklifi veya ihtiyacı nasıl sakince ve anlayışla karşılasın? Bu çok zor. Gerçekçi olmak lazım, bu çok zor.

Zaten işletim de karşı tarafın taleplerine, isteklerine, yeteneklerine ve başarılarına göre belirlenmez, değil mi? Biz kendi alanımızı koruyacağız, biz alanımızı bileceğiz, biz kendi alanımıza başkalarını sokmayacağız. Karşı tarafın bize neden nefes almak için izin vermediğini, neden fırsat yaratmadığını, bunun anlamını, sebebini arayıp bulmaya uğraşmaya hiç gerek yok. Baktınız ki karşı taraf sizi anlamıyor, anladınız ki nefes alma fırsatı vermiyor, bırakacaksın. Bırakacaksınız, kendi alanınızı koruyup, sınırınızı çizip, kendi alanınızsa yaşamaya devam edeceksiniz.

Bir de narsistler var. Alana ihtiyacınız olduğunu söylediğinde, narsist kişiliğine bunu doğru ve uygun bulmadığı için sizden ayrı durmak istemez. Yani size alan bırakmak istemezler. Hangi durum, şart ya da travmatik etken olursa olsun, size alan bırakmak, hobilerinize, kendinizi geliştirmeye, anlatmaya, ifade etmeye direnç gösteren insanlara müsaade etmeyin. Manipülasyona izin vermeyin. Bunlar aileniz, akrabanız, en yakın insanlar, en sevdikleriniz de olabilir. Bu onları kötü bir insan yapmaz zaten. Belki de bencillerdir. Kendi alanınızı korumaktan biz sorumluyuz. Bunu unutmamakta fayda var. Bu anlamlı yazıya, bu anlamlı konuya bir ilave yapmak isterim ki; alanınızı korumaya çalışmayı sakın bencillikle karıştırmayın, bu her bireyin en doğal hakkı.

Güzel bir hafta dilerim sevgilerimle.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.