Anlaşılmanın Sihri

Anlaşılmanın Sihri. Anlaşılmanın tahminimizden çok daha önemli bir şifa yöntemi olduğu aslında çok karmaşık, şifa yöntemlerinde çok boşuna zaman kaybettiğimiz, aslında karşı tarafı anlayarak, sadece anlayarak anladığınız kişinin hem özgürleşmesine hem sakinleşmesine hem aranızdaki probleme başka bir bakış açısıyla bakmasını sağlayabilirsiniz.

Çünkü anlaşılmada kalbin ve beynin senkronize olduğu, aynı zamanda kişinin mantık çıkarımlarını bir kenara koyup, bir nevi savaş baltalarını da kenara bırakıp onun da karşı tarafı anlamaya çalıştığı birçok deneylerle ortaya çıkmış, terapistlerle terapi seansları, danışanla danışmanın seansları incelendiğinde de aslında asıl etkili çözümün tamamen danışanın anlaşıldığını anladığı andan itibaren bir çözüm oluşturduğunu, çözüm kapılarını açtığını , ya da kalkanların indirdiğini kesinlikle söyleyebiliriz.

En büyük kavgaların, en büyük tartışmaların, en büyük iletişimde bariyer örmelerin sebebinin aslında "ne yaparsam yapayım beni anlamıyor, anlamayacak" ya da "beni anlayacağına inanmıyorum" düşünce kalıbının üstüne inşa edilmiş ilişkilerde olduğunu görüyorum. Bunu gerek mesleki tecrübem gerek psikoloji biliminin bize verdiği tüm argümanları bir araya koyduğunuzda anlaşılmanın ya da karşıya anlamanın karşınızdaki kişiye karşı da göstereceğiniz anlayış, ilgi, sevgi ve empatinin, hatta sağ duyu ile desteklenmiş bir empatinin oluşmasını çok kolaylaştırdığını söylemek zor değil.

Aslında anlamak ve anlaşılmak çok kolay ama ilk engel ego'dan gelir. Ego anlamak istemez çünkü anlarsa affetmek ya da anlarsa hatasını görmek zorunda kalacağını bilir. Belki özür dilemek zorunda kalır. Ego bize hep şunu söyler; "hayır, anlaşılacak bir tarafı yok çünkü ben haklıyım." Burayı susturursanız önce karşıyı anlamanız çok çok kolaylaşır. Bu ilk bariyerdir. İkinci bariyer kibirdir. Egoyu aşıp da karşıyı anladıktan sonra da süreci düzeltmek için adım atmanız gerekir. Bunu sadece özür gibi düşünmeyin, bir eylem, bir onarma, bir hasar tespit yapmanız gerekir. Bunu eğer kibriniz izin vermezse bu da ikinci bariyer olur.

Şunu söylemek istiyorum, zihniniz ve algınız, korteksten yani ön zihinden rahatlıkla anlar. Ama egonuz sizi durdurursa yine aynı şekilde ilişkideki anlayışsız, bencil, empatiden uzak kişi siz olursunuz ve aslında onu anladığınızı siz bile bilemezsiniz çünkü egonuz bunu bilmenize izin vermeyecektir. O yüzden birisini anlamak istemek çok önemli. Birinci adım bu. Anladıktan sonra da egonuzu biraz susturmaya çalışın, en azından süreci sağlıklı değerlendirirken. Ondan sonra dediğim gibi eylem kısmında kibrinizi susturun, gerisi zaten gelecek.